Haber

KILIÇDAROĞLU MİSYONUMUZ DEMOKRASİ İNŞA ETMEK 2

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul’u nasıl kaybettik hala Bunun acısını çekiyorlar ve intikam almaya çalışıyorlar. Milletin üzerinde başka güç yoktur ama siz yargıyı etkiliyor, parlamentoyu silahsızlandırıyorsanız bize düşen görev demokrasiyi yeniden inşa etmektir” dedi.

Eyüpsultan’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Dr. Mustafa Kemal Gavuzoğlu ve Bedriye Gavuzoğlu Vakfı Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Temel Atma Törenine katıldı. Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu’nun yanı sıra CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP’nin 10 büyükşehir belediye başkanı, ilçe belediye başkanları, milletvekilleri, parti temsilcileri ve davetliler katıldı. İmamoğlu, konuşma öncesi saha gezisi yaparak bilgi aldı.

İNTİKAM ALMAYA ÇALIŞIYORLAR

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu burada yaptığı konuşmada: Biz çok güzel bir aileyiz. Her yerde, her ortamda demokrasiyi savunuyoruz. Her yerde ve her ortamda adaleti savunuruz. En büyük özelliğimiz ailemizdir, Cumhuriyet Halk Partisi ailesinin en büyük özelliği hesap vermekten çekinmeyiz. Aksine halkımıza, bizi seçen halkımıza karşı hesap verebilir olmayı onurlu bir görev olarak kabul ediyoruz. Bu bağlamda baktığınızda doğal olarak düşünmeyenlerin hedefi oluyoruz. Çünkü bunu düşünmüyorlar. Şehrin rant yarattığını hepimiz biliyoruz. Bir şehirde yaşıyorsanız, o şehrin bir kirası vardır. Ancak ailemizin asıl amacı kiranın o şehirde yaşayan insanlara ait olmasıdır. Birinin değil. İstanbul’u böyle düşündüğümüzde, İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder dediler. Hala sindirebilmiş değiller. İstanbul’u nasıl kaybettik, hala acı çekiyorlar ve intikam almaya çalışıyorlar’ dedi.

BİRİNİN MASASINA OTURAN HAKİMİN KARARI BOŞTUR

Kılıçdaroğlu, Canan Kaftancıoğlu’nu işaret ederek, İkisine de siyasi yasak getirmek istiyorlar. Hangi vesileyle Bana hikmetli bir akrabalık söylesinler? Yalova Belediye Başkanımız aylardır göreve başlamadı. Bütün bu haksızlıkları biliyoruz. Biz ülkemizi seviyoruz. Güzel bir ülkede yaşıyoruz. Ama bir ülkeyi yönetenler o ülkeyi yaşanmaz hale getiriyorsa bize büyük sorumluluk düşüyor. Halkı aydınlatmak için. Milletin üzerinde başka güç yok ama siz yargıyı etkiliyor, parlamentoyu etkisiz hale getiriyorsanız bize düşen görev demokrasiyi yeniden inşa etmektir. ve demokrasinin tüm kurumlarını yeniden inşa etmek. İstanbul’u kaybetmenin acısını hala yüreklerinde hissediyorlar. İstanbul’un kirasına doyamadılar. Beni şaşırtan şu: Bu kadar harama tamah eden bir anlayış nasıl iktidar olabilir? Anlamıyorum. Hep birlikte omuz omuza yürüyeceğiz. Nefret ve öfke olmadan. Bazıları hakim cübbesi giyebilir. Bazıları savcı cübbesi giyebilir. Hiçbir değeri yok. Hukukun üstünlüğüne ve vicdanına göre karar vermeyen kimse hakim veya savcı değildir. Onlar göstermelik hakim ve savcılardır. Onlar hakkında tarih karar verecektir. Padişahın sofrasında oturan âlimin fetvası prestij değildir. Dolayısıyla birinin masasına oturan hakimin kararı kesin değildir. Halkın vicdanı güçlüdür. Vicdan, kalbimizdeki yaratıcının sesidir. Kalbinde Yaradan’ın sesi yoksa, kişi yargıç değildir ve o kişinin kendisi de yargıç değildir. Tüm bunları bilerek, azim ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Asla umutsuz değiliz. Kirayı paylaşırlarsa sorun çözülür. Ama kirayı halka verdiğimiz zaman kırk yıllık bir sorun rahatlıkla çözülebilir. Topladığımız her kuruş verginin, her kuruş katkının hesabını mutlaka vereceğiz. Hiçbir eleştiriden çekinmeyiz. Bütün sorunun eleştirinin önyargısız ve yeterli niyetle yapılmasında olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, konuşmasında gençlerin oy kullanmasının değerine de değindi.

CEZAYI BAŞARININ ÖDÜLÜ OLARAK GÖRÜYORUM

Ekrem İmamoğlu, “Ülkemizde bazen hiçbir başarı cezasız kalmaz. Böyle bir bakış açısı da var. Bana verilen bu anlamsız ve hukuksuz cezayı başarımın ödülü olarak görüyorum. Savurgan sistemlerini bitirmenin onları çok kızdırdığını biliyorum. Aynı zamanda İstanbul’un bazı kurumlarını prestij değil, aksine dikkat edilmesi gereken kurumlar olarak gören bir dönemin kapanmasına çok üzüldüklerini de biliyorum. Yani farklı, çirkin ve ahlaksız süreçlerin paydaşı olan bazı kurum ve kuruluşları bir çocuğun yaşadığı istismardan uzak tuttuk. Sosyal yardım ve desteği inanılmaz derecede artırdık, iş yapma duygusunu unuttukları bir dönemden, plansızlıktan böyle bir döneme dönmeleri normal, bizi cezalandırmak istiyorlar, bizi cezalandırmak istiyorlar. .

Konuşmaların ardından merkeze adı verilen Bedriye Gavuzoğlu ile birlikte tüm protokol temel atmak için düğmeye bastı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu